Eylül 2 2024

Kravatın önlenemez düşüşü

Eylül 2

SEMBOLİK ANLAMIN DEĞİŞTİĞİ ZAMANLAR

K

ravat, hiç kuşkusuz yüzyıllar boyunca erkek modasının ayrılmaz bir parçası oldu, ancak günümüzde pandeminin de etkisiyle bu aksesuarın günlük hayatımızdan yavaşça çekildiğine şahit oluyoruz. Bir zamanlar iş dünyasında statü sembolü olan kravat, artık yalnızca düğünler, mezuniyetler ve iş görüşmeleri gibi özel etkinliklerde tercih ediliyor.

Eylül 2

Kravatın kökenleri 17. yüzyıla kadar uzanıyor. Hikâye şöyle: Hırvat askerlerinin boyunlarına bağladıkları fularlar, Fransa’da moda haline gelir ve “la cravate” adını alır. Fransız aristokratlar, bu yeni aksesuara kısa sürede ilgi gösterirler ve kravat, saray yaşamının vazgeçilmez bir parçası haline gelir. Zamanla, Avrupa’nın dört bir yanına yayılan bu aksesuar farklı ülkelerde farklı stillerde kendini göstermeye başlar. Ancak bu dönem içinde sadece bir moda unsuru olarak değil, aynı zamanda sosyal statünün de bir göstergesi haline gelir ve modern formunu 20. yüzyılda alır. Bunun en büyük nedenlerinden biri Jesse Langsdorf adında New Yorklu bir tüccarın, kravatı daha dayanıklı ve pratik hale getiren yeni bir tasarım geliştirmesidir. İşte Langsdorf’un bu tasarımı, kravatın dünya genelinde popülerleşmesine katkıda bulunur ve kravat, iş dünyasının vazgeçilmez bir parçası olurken statü ve belki de bir duruşun simgesi olarak hayatına devam eder. Ya da eder -di…

Eylül 2

Kravatın geçmişine baktığımızda, bu aksesuarın sadece bir moda unsuru olmadığını, aynı zamanda bir statü ve aidiyet sembolü olduğunu görüyoruz. İngiltere’de kulüp kravatları, belirli bir gruba ait olmayı simgeliyordu. Renkli çizgilerden oluşan bu kravatlar, bir aidiyet sembolü olarak kabul ediliyordu. Türkiye’de de kravat, modernleşmenin ve Batı’ya uyumun bir sembolü olarak kullanıldı. Kravat, Cumhuriyet’in ilk yıllarında modern Türkiye’nin simgesi olarak özellikle devlet dairelerinde ve resmî kurumlarda büyük önem taşıdı.
Ancak ünlü ekonomist Paul Krugman bir podcast’te pandeminin birçok alışkanlığımızı değiştirdiğini ve kravatların da bu değişimden nasibini aldığını dile getirdi. Krugman’a göre, Zoom toplantılarında artık kimse kravat takmıyor ve kravatın geri dönmesine dair pek umut yok. Üstelik eskiden kravat takmamak bir saygısızlık olarak nitelendirilebilecek kadar önemliyken şimdi yalnızca bir tarz olarak anılabiliyor.
Veriler bu görüşü desteklese de kravatın düşüş ivmesi pandemiden önceye, 1995 ile 2008 yılları arasına denk geliyor ve dünya çapında kravat satışlarının bu yıllarda büyük düşüş gösterdiği görülüyor. Bir başka deyişle, moda ve yaşam, kararını uzun yıllar önce vermiş gibi görülüyor. Zira düşünüldüğünde kravatlar artık en çok düğün, mezuniyet gibi özel günlerde ya da yüksek statülü iş toplantılarında görülüyor.
Belki de artık kravatın sembolik anlamı moda dünyasında başka unsurlara aktarılacak. Giyim tarzımızdaki küçük detaylar, aksesuar seçimlerimiz, hatta spor ayakkabılarımız, kravatın bir zamanlar taşıdığı anlamları yüklenebilir (hatta belki başladı bile). Sonuç olarak, kravatın modadaki yeri belki değişiyor olabilir ama insanlık tarihi boyunca olduğu gibi sembolik anlamlar hep var olmaya devam edecek.