GELECEĞİN SÜRDÜRÜLEBİLİR HAVALİMANLARI

H

avacılık sektörü sera gazı emisyonlarının en hızlı büyüyen kaynaklarından biri olarak biliniyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, havacılık sektörü karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 2,5’inden sorumlu. Environmental Research Letters dergisinde yayımlanan yakın zamanlı bir makale, sektörün neden olduğu emisyonların küresel ısınmayı daha fazla artırmaması için havacılık endüstrisinin ürettiği emisyonları her yıl azaltması gerektiğini öne sürüyor. Diğer yandan günümüzün mimarları havacılık sektörünün çevresel etkilerine giderek daha fazla odaklanıyor ve tasarladıkları yeni nesil havalimanı ya da terminallerde sürdürülebilirliği, karbon ayak izini ve yenilenebilir enerji kullanımını ön planda tutuyor. İşte bunlardan bazıları...

Zürih Havalimanı, İsviçre

Danimarkalı mimarlık stüdyosu BIG ve ABD firması HOK, Zürih Havalimanı’nda masif ahşaptan bir terminal ve kontrol kulesi tasarladıklarını açıkladı. Yerel kaynaklı ahşaptan yapılmış V şeklinde büyük sütunlar terminalin ana yapısını oluşturacak, ayrıca Alpler’e özgü binaları yansıtan zemin ve tavanlarda da ahşap kullanılacak. Terminalin 2032’de açılması planlanıyor.

Delhi Noida Uluslararası Havalimanı, Hindistan

Mimarlık firmaları Nordic, Grimshaw, Haptic ve STUP; Delhi Noida Uluslararası Havalimanı’nın (DNIA) yolcu terminali için hazırladıkları projeyle uluslararası bir tasarım yarışmasını kazandılar. Ekip, yolcu konforunu sürdürülebilirliğin ön planda olduğu zamansız bir tasarım anlayışıyla sağlamayı amaçlıyor ve 2024 yılında hayata geçecek proje ile LEED Gold standardına ulaşarak karbon net sıfır hedefiyle faaliyet göstermeyi planlıyor.

Red Sea Uluslararası Havalimanı, Suudi Arabistan

Foster + Partners imzası taşıyan ve şu anda yapım aşamasında olan bu havalimanının, LEED Platinum sürdürülebilirlik derecesi elde etmesi ve yüzde 100 yenilenebilir enerji ile desteklenmesi hedefleniyor. Havalimanının merkezi bir birim etrafında beş kumul benzeri bölmeden oluşan tasarımının, talebin düşük olduğu dönemlerde tesisin bazı bölümlerinin kapatılmasına imkân tanıyarak enerji kullanımını azaltacağı söyleniyor. Bu çevre dostu havalimanının yapımının 2023’te tamamlanması öngörülüyor.

Guadalajara Uluslararası Havalimanı - Meksika

Perfore ahşap tavanın sunduğu güneş panelleri, doğal ışık ve havalandırma, Guadalajara Uluslararası Havalimanı’ndaki yeni terminalin karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmak için bir araya geliyor. Projenin sahibi olan mimarlık firması CallisonRTKL, 2026 yılında hazır olacak projedeki çoklu çevresel stratejilerin enerji kullanımını yüzde 60 oranında, projenin karbon ayak izini ise yüzde 90 oranında azaltacağını söylüyor ve ekliyor: “Bu her yıl 27.300 ağaç dikmeye eşdeğer!”

Jewel Changi Havalimanı, Singapur

Yaklaşık 135.700 m² alanda yer alan Jewel Changi Havalimanı 2018 yılında hayata geçmiş bir proje olsa da, bu listede yer almayı fazlasıyla hak ediyor. Dünyanın kapalı bir alanda en yüksek şelalesini çevreleyen geniş bir sera, Moshe Safdie’nin mimarlık firması tarafından tasarlanan Jewel Changi Havalimanı’na çok büyük bir karbon tutucu bitki yaşamı getiriyor. Rain Vortex adını taşıyan 40 metre yüksekliğindeki şelale, Singapur’un sık sık yaşanan gök gürültülü fırtınalarından gelen yağmur suyunu yedi kata akıtarak binanın içindeki havayı doğal olarak soğutmayı ve yakalanan suyun yeniden kullanılmasını sağlıyor.

Kaynak: www.dezeen.com