Web sitemizde çerezler ve benzeri izleme teknolojileri kullanılmaktadır. Çerezlerin ve benzeri izleme teknolojilerinin pazarlama/reklam faaliyetleri, sitemizin daha işlevsel kılınması ve kişiselleştirilme amaçlarıyla kullanımına onay verebilir veya ‘’Tercihler’’ butonu ile çerezleri yönetebilirsiniz.
Haziran-2 2020
Rolex mi Patek Philippe mi?
ZAMANSIZ TASARIMLAR, KUSURSUZ İŞÇİLİK VE İKİ MARKA... SİZİN GÖZDENİZ HANGİSİ?
onu lüks saat olunca akla gelen ilk ismin Rolex olması kimse için şaşırtıcı değil. Bir asırdan fazla süredir hayatımızda olan marka, dünya çapında lüks denince akla ilk gelen isimlerden. Kaliteyle eşanlamlı olan lüks saat, ikonu sayesinde aynı zamanda en çok arzu edilen markalardan biri. Rolex sadece bir marka ya da bir saat değil başlı başına bir arzu nesnesi.
Her ne kadar bu klasmanı uzun süredir domine etse de bir yandan karşısına sürekli başka isimler çıkıyor. Üstelik rekabet listesi hiç de kısa değil. Bu listede adı Rolex ile anılan başka bir markadan söz etmemiz gerek; Patek Philippe. İyi bilinen ve saygın markalardan olan Patek Philippe aslında Rolex’ten çok daha uzun bir geçmişe sahip. Göz kamaştırıcı şöhreti 1839 yılı Cenevre’ye kadar uzanıyor. Rolex ise bundan tam 66 yıl sonra kariyerine başlayacak ve 1905 yılına kadar bugünkü unvanını kazanamayacak.
Her iki markanın da uzman işçiliği ve yüksek kaliteli mekanizmaları ile başa baş gittiğini düşünürsek, birinin diğerini geride bırakması ihtimaline daha yakından bakmak gerek. Ama uyarıyoruz, bu pek açık ara sonuçlanacak bir yarış değil.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Patek Philippe
Patek, Rolex kadar ikonik bir marka olmayabilir ama lüks saatten ne beklemesi gerektiğini bilenler için kesinlikle dikkate değer bir isim. Başlangıçta da bahsettiğimiz gibi bunu epey uzun zamandır da yapıyor. Zarif saatleriyle üstün kalite anlamını yeniden yazan tasarımı ve saatçi becerileriyle saatten öte bir sanat eseri gibi.
Söz konusu kendinizi özel hissetmeye gelince Patek Philippe, Rolex’e şaşırtıcı bir şekilde üstün gelebiliyor. Distribütör seçimi konusunda özellikle hassas olan markayı istediğiniz her yerde bulamıyorsunuz. Aslında neredeyse sizi peşinden koşturacak, iyi bir araştırma isteyecek türden bir gizlilik bu. Zor bulunur olmanın cazibesini kullandıklarını söylemek mümkün bu durumda.
Tarihine biraz daha yakından bakarsak; marka yalnızca Patek olarak anıldığı dönemde kraliyet ailesi mensuplarına ve sosyetenin elit üyelerine hizmet vermesiyle tanınmış. Antoine Patek ve sonradan ortağı olan Adrien Philippe birleşince markanın adı da Patek Philippe olarak değişmiş. 1844 yılına denk gelen bu ortaklık o günden sonra uluslararası kampanyalar ile birlikte büyüyerek bugünkü dünya çapında ününe ulaşmış. İki ortağın ölümünün üzerinden neredeyse 40 yıl sonra 1932’de marka Stern Brothers’a satıldı.
Patek Philippe’in şöhretini günümüze taşıyan birçok başarısı var ama kuşkusuz dünyanın en karmaşık tasarımlarından biri olarak kabul edilen ilk kol saati Calibre 89 modelinin bunlar içerisindeki yeri ayrı. Marka Calibre 89 modeli ile çıktığı bu yolda ileri saatçilik ürünü tasarım harikası modelleri sayesinde Patek Philippe’i yakından tanıyıp, ona saatlerin Rolls Royce’u yakıştırmasını yapacak bir sürü hayran kitlesi oluşturdu. Zira marka, zamansız tasarımların; yüksek teknoloji ve inovasyonla birleşen prestijin tiktaklı bir kanıtı.
Rolex
Hans Qildorf tarafından 1905 yılında kurulan Rolex ilk olarak üstün kronometreleri, inanılmaz derecede hassas saatleriyle dikkat çekti. Marka ilk otuz yılının sonunda birçok kilometre taşına imzasını attı. 1926’da ilk su ve toz geçirmez saati ile tarihe geçerken, 1931’de ilk kendi kendini sarma mekanizmasının patentini aldı. Rolex bugün dünyanın bir numaralı İsviçreli saat üreticisi. Sadece son modelleri değil markayı klasik yapan vintage modelleri de hâlâ açık arttırmalarda epey rağbet görüyor. Yıllardır saat tutkunlarının en güvendiği markalardan biri. Bu yüzden tekrarlamakta fayda var, Rolex bir markadan çok bir arzu nesnesi ve bir statü sembolü unvanıyla yaşıyor.
Ama söz konusu hangisinin daha iyi olduğuna karar vermekse burada devreye zevkler giriyor. Bu tamamen kişisel gereksinimlerinizle yaşam tarzınıza imzasını atacak markayı seçmenizle alakalı bir karar. Patek Philippe, Stern Brothers ismi altında gelişmeye devam etti.
Piyasadaki yenilikçi ve karmaşık tasarımlarıyla adını hâlâ üst kulvarda tutuyor. Hem zarif hem de ince işçilik arıyorsanız tercihiniz Patek Philippe olabilir. Rolex sektörde yerini kimseye kaptırmayı düşünmese de şimdilerde spor müsabakaları gibi farklı kulvarlarda da kendini gösteriyor. Ama tutkunlarının Rolex ile ilgili bildiği ve belki de güvendiği bir şey var, o da ne kadar yenilikçi olursa olsun, ne kadar yeni kulvarlara göz kırparsa kırpsın, Rolex onunla yaşayanlar için hâlâ zarafeti simgeliyor.
Yatırım olarak hangisi?
İki marka karşılaştırıldığında Rolex ikonik bir marka olarak ön plana çıkarken, Patek Philippe saatte lüksün zirvesi olarak tanımlanıyor. Peki yatırım amaçlı düşünüldüğünde karşımıza nasıl bir sonuç çıkıyor? Bu konuyu örneklerle açıklayalım.
Temel bir vintage Patek saatin satış fiyatı veya daha spesifik olmamız gerekirse örneğin Calatrava’nın asgari perakende satış fiyatı 5 bin dolar seviyesinde. Calavatra ilk çıktığı dönemde fiyatı 500 dolardı.
Bunun yanında üretildiği dönemde 400 dolardan satılan 1970’lerin Rolex Oyster’ının bugünkü değeri 7 ila 9 bin dolar arasında değişiyor. Ancak bu standart karşılaştırmanın yanında bazı modeller beklenenin üzerinde prim yapıyor. Örneğin üretildiği dönemde 600 dolara satılan Rolex Red Submariner bugünlerde 20 bin dolara alıcı bulabiliyor.
Eğer yatırım amaçlı da düşünüyorsanız, Rolex markasını alırken model konusunda seçici olmanızda fayda var. Bazı Rolex’ler saat koleksiyoncuları için oldukça değerli olabiliyor.
Patek Philippe’in Rolex’ten daha fazla modelinin koleksiyonerler arasında talep görmesi muhtemel. Ancak Patek Philippe’in perakende satış fiyatının yüksek olduğu da akıllarda tutulmalı.
Müzayedelerde rekor kıranlar...
Bugüne kadar müzayedelerde satılan en pahalı ikinci saat Patek Philippe Graver Supercompilacation cep saati oldu. Saat, açık arttırmada 11 milyon dolara alıcı buldu.
Buna karşın Rolex 2017 yılında bugüne kadar müzayedelerde satılan en pahalı saat rekorunu kırdı. Paul Newman’ın Rolex Daytona saati tam 17,8 milyon dolara satıldı.
Bu iki örneğin dışında bugüne kadar açık arttırma yoluyla satılan saatler listesinde iki markanın da birçok modeli görülebilir. Peki iki markanın da hangi modelleri yatırım için daha çok tercih ediliyor?
PATEK PHILIPPE
Chronograph Ref. 5170G-010, Nautilus Chronograph Ref. 5980/1A-001 Chronograph Ref. 5070
ROLEX
Day Date, Submariner, Yacht-Master, GMT, Daytona
Saat konusunda seçiminiz hangisi olursa olsun iki seçeneğin de yanlış karar olmayacağı kesin. Patek ve Rolex gerçekten de aynı derecede muhteşem saatler. Burada kararı kişisel tercih, ihtiyaç ve bütçe belirleyecek gibi duruyor.
Rolex temiz, dayanıklı ve klasik estetiği ile saat endüstrisinde öncü olma yeteneğini sürdürürken, Patek Philippe zarif ve karmaşık tasarımlı saatler geliştirmeye devam ediyor. Gerçek olan şu ki, hangisini seçerseniz seçin pişmanlık duymayacaksınız.